Spiritüel: Ben bir hiçim/Ben önemsiz biriyim. (Ruhsal yoksunluk)
İnanç: Kazık yemeden kazık atarsam kazanırım. İnsanlara güvenilmez.
Kimlik: Ben diploma/fiziksel güzellik/unvan/para vb. sahibi biriyim.
Yetenek: Çok zekiyim. Herkesten üstünüm.
Davranış: Onlara hadlerini bildiririm. Benim üstünlüğümü tanımalılar.
Çevre: Hayat kötü. Herkes kazık atmak için sırada bekliyor.
SONUÇ (Hayatımıza bize kazık atacak insanları çekeriz.)
-----------------------------------------------------------------------------------
Spiritüel: Kendimi sevmek için sevilmeye ve değerli bulunmaya ihtiyacım var.
İnanç: Herkesi mutlu edersem sevilirim.
Kimlik: İyi ve fedakar bir ebeveynim/evladım/çalışanım/arkadaşım.
Yetenek: Çok çalışkanım. Becerikli, eli çabuk ve hızlıyım.
Davranış: Kimseye hayır diyemiyorum. Ama bana borçlular.
Çevre: İnsanlar hep beni kullanıyor.
SONUÇ : (Hayatımıza bizi kullanacak insanları çekeriz.)
---------------------------------------------------------------------
Spiritüel: Ben Bütün'ün bir parçasıyım.
İnanç: Kendime ve başkalarına yararlı bir insan olduğumu biliyorum.
Kimlik: Ben hayatta fark yaratan, özsorumluluğu olan bir insanım.
Yetenek: Mesleğimi keyifle ve yaratıcılıkla yapıyor ve kendimi sürekli geliştiriyorum.
Davranış: Sıcak, içten ve alçakgönüllü davranıyorum. İnsan ilişkilerinde başarılıyım.
Çevre: Çevremdekiler beni destekliyor.
SONUÇ : (Hayatımıza kaliteli dost ve arkadaşları çekeriz.)
Bu düzeyler karıştığında ne olur?
İş arkadaşınız size gelip ‘Oda çok dağınık ‘der.
İş arkadaşınız size gelip ‘Oda çok dağınık ‘der.
Çevre düzeyinde konuşmuştur.
Siz bunu davranış düzeyinde algılarsanız. ‘ Bu sabah topladım’ dersiniz.
Arkadaşınız’ Pek iyi olmamış ‘ der. ( Beceri)
‘ Sen bana dağınık mı diyorsun’ dersiniz. (İnanç)
İşte size bir tartışma ortamı.
Oysa birbirinizin hangi düzeyde konuştuğuna dikkat etseydiniz gereksiz alınganlıklar olmazdı.