Harun Yahya (Adnan Oktar)’a ait sitelerden:Evrenin yaratılışı, önceki konuda da belirttiğimiz gibi Big Bang denilen büyük bir patlama ile başlamıştır ve o zamandan beri evren genişlemektedir. Bilim adamları evrenin kütlesi yeterli miktara ulaştığında, çekim kuvvetleri nedeni ile bu genişlemenin duracağını ve bunun evrenin kendi içine çökmeye, büzülmeye başlamasına sebep olacağını bildirmektedirler.Büzülen evrenin de, sonunda “Big Crunch” (Büyük Çöküş) denilen çok yüksek bir ısı ve sıkışma ile sonuçlanacağını ifade etmektedirler. Bu ise, bildiğimiz tüm yaşam şekillerinin yok olması anlamına gelmektedir. Stanford Üniversitesi’nde fizik profesörü olan Renata Kallosh ve Andrei Linde’nin bu konu ile ilgili yaptığı açıklamalar ise şöyledir:Evrenin akıbeti küçülmeye ve yok olmaya doğru gidiyor. Gördüğümüz ve daha uzaklardaki göremediğimiz herşey bir protondan bile küçük bir nokta şeklinde küçülecek. Sanki kara delik içindeymişsiniz gibi…. Kara enerjinin en iyi tarifinin şu açıklama olduğunu bulduk: Aşama aşama negatif hale gelen bu kara enerji, evrenin dengesinin değişmesine sebep olacak ve büzülüp çökecek… Fizikçiler kara enerjinin, negatif enerjiye dönüşeceğini ve evrenin yakın bir gelecekte büzüleceğini biliyorlar… Fakat bugün görüyoruz ki, biz bu olayın başlangıcında değiliz, ama evrenimizin hayat sirkülasyonunun ortasında olabiliriz.Big Crunch olarak ifade edilen bu bilimsel varsayıma, Kuran’da şöyle işaret edilmektedir:Bizim, göğü kitabın sahifelerini katlar gibi katlayacağımız gün, ilk yaratmaya başladığımız gibi, yine onu (eski durumuna) iade edeceğiz. Bu, Bizim üzerimizde bir vaiddir. Elbette, Biz yapıcılarız. (Enbiya Suresi, 104)
Bir başka ayette ise göklerin bu durumu şöyle tarif edilmektedir:
Onlar, Allah’ın kadrini hakkıyla takdir edemediler. Oysa kıyamet günü yer, bütünüyle O’nun avucu (kabzası)ndadır; gökler de sağ eliyle dürülüp-bükülmüştür. O, şirk koştuklarından münezzeh ve Yücedir. (Zümer Suresi, 67)Big Crunch teorisine göre başlangıçta olduğu gibi önce yavaşça, fakat gittikçe hız kazanarak evren çökmeye başlayacaktır. Tüm bunların devamında ise, evren sonsuz yoğunluk ve sonsuz ısıda, sonsuz küçüklükte bir nokta haline gelecektir. Tarif edilen bu bilimsel teori, Kuran ayetleri ile paralellik içindedir.
Görüldüğü üzere mucize yalancılarının işgüzarlık ve gayretkeşlikleri o denli sınır tanımız niteliktedir ki bilim dünyasında sadece bir olasılık olarak tartışılan, hiçbir kesinliği olmayan hattâ bugün itibariyle oldukça düşük ihtimal tanınan bir hipotezi bile mucize konusu edebilmektedirler.Biraz vakit ayırarak bilimsel kaynak ve sitelere başvuran herkesin görebileceği üzere ”Big Crunch” (Büyük Çatırtı) evrenin genişlemesinin akîbeti hususunda ortaya atılan birçok varsayımsal modelden sadece biridir; üstelik de bugün için en düşük ihtimal olarak görülmektedir.
(1) Evren sürekli belli bir hızla genişleyecek.(2) Genişleme hızı gittikçe düşecek fakat genişleme asimptotik olarak devam edecek.
(3) Belli bir eşikten itibaren genişleme tamamen duracak ve evren bu sefer de daralmaya/büzülmeye başlayacak. Bu daralma/büzülme sürecinin sonucunda evren -Big Bang’in tersine- kendi içine çökecek. ”Büyük Çatırtı” (Big Crunch).
Bu hipotezlerin doğruluğu/yanlışlığı, evrenin yoğunluğu ve ”karanlık madde”nin niteliklerine bağlı. İlgilenenler konunun bilimsel ayrıntılarını ilgili site ve diğer kaynaklardan rahatlıkla araştırabilir. Bu bağlamda önemli olan ”Big Crunch” Hipotezi’nin sadece olasılıklardan biri ve üstelik de bugün eldeki bilgi ve veriler bağlamında en düşük ihtimalli model oluşudur.(2)Bu, aynı zamanda mucize yalancılarının ”kutsal” kabul ettikleri kitaba karşı sergiledikleri samimiyetsizlik ve saygısızlık örneğidir de. Yukardaki iki ayetten mucize çıkarabilmek için henüz hiçbir kesinliği olmayan bir hipoteze işaret ettiklerini iddia etmekten bile geri durmamışlardır. Eldeki son veriler bu hipotezin doğruluk olasılığının çok düşük olduğunu göstermektedir. Yakın zamanda bu hipotez tamamen yanlışlanadabilir. Bu durumda iddialarının arkasında durup Kuran’ın bilim tarafından çürütüldüğünü kabûl mü ederler yoksa ilgili ayetlere hemen yeni anlamlar mı yüklerler?
Bugün zayıf olasılıklı görünen Big Crunch Hipotezi’ne göre evrenin genişlemesi belli bir noktadan sonra duracak ve evren daralmaya/büzülmeye başlayacak. Bu daralma/büzülme sürecinin sonunda evren -Big Bang’in tersine- kendi içine çökecek. ”Büyük Çatırdı” (Big Crunch).
Bu hipoteze göre ”daralma”, ”küçülme”, ”büzülme” ve sonunda da ”çökme”, ”çatırtı” söz konusu.
Enbiya/104 ve Zümer/67‘de geçen sözcüklerin anlamlarına bakalım: ”Dürülme”, ”katlanma”… Hattâ somut bir benzetme de kullanılıyor: “Sayfaları dürer/katlar gibi.”..
Fakat Big Crunch Hipotezi’nin varsaydığı ‘evrenin daralması/büzülmesi’ olgusunda sayfaların dürüldüğü/katlandığı gibi bir dürülme veya katlanma söz konusu değil. Big Crunch’ın bahsettiği daralma/büzülme sürecini yavaşça hava kaçırarak daralan/büzülen bir balon gibi düşünebiliriz. Sayfa gibi dürülen/katlanan birşey yok ortada.
Enbiya/104 ve Zümer/67 ayetleri ‘kıyamet gününden’ bahseder. Bu konuda İslam alimleri/müfessirleri arasında herhangi bir şüphe/ihtilaf da yoktur. Zaten Zümer/67‘nin kendi lafzında ”kıyamet günü” ifadesi geçer. Enbiya/104‘te lafzen geçen ‘o gün’den kasıt da ayetin bağlamından (Enam/97-104) anlaşıldığı üzere yine kıyamet günüdür. İlginç olan mucize yalancılarının kıyamet gününü betimleyen bu iki ayeti ”Big Crunch Kuramı”na bağlayarak aslında ne kadar saçma ve üstelik islami inanışlara ters bir iddiada bulunduklarının farkına varmayışlarıdır.
Big Crunch Hipotezi’ne göre öngörülen büyük çatırtının gerçekleşmesine yaklaşık 20 milyar sene var!(3) Böyle bir zaman dilimi tüm islami inanışlara terstir ve bu anlayış ile birlikte kıyamet gününe inanan bir tek Müslüman bulamazsınız.
Mucize yalanındaki tuhaflıklar bununla da bitmiyor. Bir kez daha Zümer/67′yi okuyalım:
Zümer/67Onlar, Allah’ın kadrini hakkıyla takdir edemediler. Oysa kıyamet günü yer, bütünüyle O’nun avucu (kabzası)ndadır; gökler de sağ eliyle dürülüp-bükülmüştür.
Kıyamet gününde Allah ‘yer’i (yani üstünde yaşadığımız Dünya’yı) avucunda tutacak ve ‘gökler’i (yani evreni/uzayı) de sağ eliyle dürüp bükecek.
Allah’ın avucu ve eli bahislerini bir kenara bıraksak bile ”yer ile evren” koşutluğunu gözardı etmememiz gerekir. Allah bir avucunda yeri tutmakta fakat sağ eliyle ‘yer’le eşdeğer görülen tüm evreni (yani gökleri) dürüp bükmektedir.
Diğer birçok makalemizde de ele alındığı gibi bir kez daha Kuran’daki ilkel ‘evren’ algısı ortaya çıkmaktadır. Bütün evren/kâinat, üstünde yaşadığımız düz ‘yer’ ve üzerine kurulmuş ‘Gökler’den ibaret sanılmaktadır. Bu yer merkezli evren algısı -haliyle- yer ve göğü eşit olarak değerlendirecektir. Aksi takdirde bugünün varmış olduğu bilgi düzeyinden bakıldığında bir yandan Dünya gezegenini avucunda tutarken diğer yandan bütün evreni dürmek ifadesi (bu ifadeyi lafzen de mecazi de alsak) oldukça dengesiz ve tutarsız olur.
Kuran’daki bu ilkel evren anlayışı için ayrıca bkz:”Evrenin Genişlemesi” => ”3. Kuran’daki Evren Algısı””Altı Günde Yaratılış” => ”3. Altı Günde Yaratılış”ın Çarpıklığı”Göklerle Yer Arasındakilerin Yaratılışı” => ”3. İddianın Tutarsızlığı”
Enbiya/104 ve Zümer/67 ayetlerinin ‘Big Crunch Hipotezi’ne işaret ettiğini söyleyerek bir mucize iddiasında bulunmak birçok farklı açıdan tutarsızdır.Herşeyden önce Big Crunch Hipotezi ortaya atılan modellerden sadece biridir ve üstelik son yıllarda en düşük ihtimalli model olarak görülmektedir. Bu iki ayet, mucizecilerin iddia ettiği gibi Big Crunch’tan bahsediyorsa bu hipotezin yanlışlanması “Kuran’ın da çürütülmesi” demek olur. Oysa bu ayetleri Big Crunch Varsayımı ile ilişkilendirmek oldukça zorlama bir yorumun sonucudur. Big Crunch “evrenin daralması/büzülmesi” ve sonunda ”çökmesi”nden bahseder. Ayetlerde ise ”(sayfalar gibi) dürülme/katlanma” ifadesi yer almaktadır. Yavaşça, hava kaçıran bir balonun daralması/büzülmesi ile dürülen/katlanan sayfalar arasında herhangi bir paralellik söz konusu değildir. Üstelik bu iki ayet kıyamet gününden bahsetmektedir ve Big Crunch Varsayımı’na göre büyük çatırtıya 20 milyar sene vardır. Kıyametin 20 milyar sene sonra gerçekleşeceği verisi her türlü İslami inanca ters düşer.
Bu ayetlerden modern bilim bulgularına en ufacık bir işaret/gönderme çıkarmak mümkün değildir. Bilakis Zümer/67′yi incelediğimizde bir kez daha Kuran’da ilkel ve yanlış bir evren algısının hakim olduğu görülür.
Dipnotlar
(2) bkz. Dipnot 1.
http://www.mucizeyalanlari.com/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder