BİR ŞEY YAPMALI

CUMHURİYET İÇİN DEMOKRASİ İÇİN HALK İÇİN GELECEĞİMİZ İÇİN ..................... cemaatlerin yönettiği bir coğrafya olmak istemiyorsak ................. Ama benim memleketimde bugün İnsan kanı sudan ucuz Oysa en güzel emek insanın kendisi Kolay mı kan uykularda kalkıp Ninniler söylemesi

27 Temmuz 2009 Pazartesi

225.HAFTA

225. Hafta: “Bizde Yok!”
225 haftadır Galatasaray Lisesi önünde bir araya gelen kayıp yakınları, 18 Temmuzda gerçekleştirdikleri eylemde, 12 yaşındayken kaybedilen Davut Altunkaynak’ı andılar. Okunan basın açıklamasında Davut’un kaybedilişinin öyküsü anlatıldı. 29 Kasım 1995’te Dargeçit’teki evlerine gelen askerler ailesine Davut’u sordular. Annesi Davut’un amcasının evinde olabileceğini söyledi. Annesini de yanlarına alan askerler, Davut’u amcasının evinden alarak Dargeçit Tabur Komutanlığına götürdüler. Annesi, oğlu Davut’u Filistin askısında gördü. Davut, “Anne su, anne su” diye inliyordu. Bir süre sonra Davut gibi işkence gören annesi serbest bırakıldı. Davut’tan ise bir daha haber alınamadı. Davut’un kaybedilmesinin ardından ailesi şikâyette bulunduysa da, ancak 2 yıl sonra savcılığa çağrıldı. Şikâyetini yineleyen baba, savcıdan, “oğlun PKK’lı olmuş” cevabını aldı. Anne Hayat Altunkaynak 14 yıldır, “oğluma su veremedim” diye ağlıyor. Basın açıklaması şu sözlerle sona erdi: “Duyuyorsunuz, okuyorsunuz, görüyorsunuz! Susmayın, KONUŞUN! Dokunun, soruşturun, YARGILAYIN! İtiraf edin, bütün bildiklerinizi AÇIKLAYIN! KAYIPLARIMIZI BİZE GERİ VERİN!” Kayıp yakınları, kayıplardan dönemin hükümetini, genelkurmayı ve Dargeçit taburunu sorumlu tutuyor ve yargılanmalarını istiyorlar. Davut’un dosyasının Ergenekon kapsamına alınmasını da talep ediyorlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

No Pasaran !