BİR ŞEY YAPMALI

CUMHURİYET İÇİN DEMOKRASİ İÇİN HALK İÇİN GELECEĞİMİZ İÇİN ..................... cemaatlerin yönettiği bir coğrafya olmak istemiyorsak ................. Ama benim memleketimde bugün İnsan kanı sudan ucuz Oysa en güzel emek insanın kendisi Kolay mı kan uykularda kalkıp Ninniler söylemesi

27 Ağustos 2009 Perşembe

KURUCU İRADE

Cumhuriyet ve Kurucu İrade
Demirtaş Ceyhun’un Anısına…Cumhuriyet-karşıtı güçler, yarım yüzyıldır “sandıktan çıktık” “millet bizi seçti” söyleminin arkasına gizlenerek, Cumhuriyetin altını oyuyorlar. Geçenlerde yitirdiğimiz yazar-düşünür Demirtaş Ceyhun, bu düşünsel sahteciliğe inatla karşı çıkanların başında geliyor, “Kurucu İrade” savını öne çıkarıyor, bu konuda sessiz kalan kamu hukukçularına sık sık sitem ediyordu yazılarında.Anayasacılık ve ‘Kurucu İrade’D. Ceyhun’un son kitabının büyük bölümü “Anayasa Yasa mıdır- (Cumhuriyet Yayınları)” “Kurucu İrade” ve Cumhuriyet tartışmaları hakkındadır..Aslında Kurucu İrade, kamu hukukunun da, devletle özel olarak ilgilenen siyaset biliminin de en çok ilgilendiği konuların başında gelir. Kurucu İrade tartışmasının Türk düşüncesinde zayıf kalmasının nedeni, aktarmacılık zaafıdır.19. yüzyılın sonunda Batı karşısında yenilen Osmanlı’ya çare arayan aydınlarının Batı’nın anayasal metinlerine sarılarak çözümler üretmeye çalıştıklarını biliyoruz. I. Meşrutiyet bu çabanın ürünürür. Ancak aydınlar bu çareyi geliştirirken öze ilişkin bir büyük yöntem hatası yaptılar. İçeriğini iyi irdelemeden anayasalardan aktarmacılık yaparken, Batı’daki birkaç yüzyıllık bir büyük birikimi, özellikle Aydınlanma düşüncesini apartacaklarını sandılar. Batı’dan aldıkları kavramların çoğunu da, derinlemesine irdelemeden aktarmaya çalışarak sorunları hafifleteceklerine derinleştirdiler.“Constitution” anayasa (Kanun-u Esasi) olarak Türkçeye aktarıldı. Oysa Batı dillerinde “constitution” çok farklı bir anlam taşıyordu. Ceyhun şöyle anlatıyor:“Constitution frenkçede (Batı dillerinde) bir yasa değil, Katolik Kilisesi’nin teokratik devletlerine karşı yüzyıllar boyu verilmiş kanlı mücadelelerin sonunda kurulan laik (seküler) devletlerin kuruluş sözleşmesi anlamına gelmektedir. Yani meşruiyetin kutsal güçlerden ve hanedandan alınıp Meclis’e devredildiği, kuvvetler ayrılığı ilkesine dayalı, teokratik devletin seçeneği olarak bulunmuş devlet türünü tanımlamaktadır.” (D. Ceyhun, Anayasa Yasa mıdır, s. 43)Gerçekten Batı dillerinde karşılığı “oluşum/ kuruluş olan Constitution” sözcüğünün tercih edilmiş olması da anlamlıdır. Tarihsel olaylar bu sözlüğe içerik kazandırdı. İlk anayasa olan ABD anayasa metni, temsilcilerin bir araya gelmesi ile (Convention) oluşan ve yoktan bir devlet kurma iradesini ilan eden bir kurucu sözleşmedir. 7 maddeden oluşan bu metnin devlet kurma iradesidir. İnsan hakları, ek maddeler olarak anayasaya yani kurucu metne eklendi, demokratik toplumun temelleri atıldı. Onu izleyen Fransa Anayasası da aynı şekilde oluştu. Kendilerini yetkili ilan eden temsilciler Meclis Çatısı altında (Assamblée National) bir araya gelerek, Meclis’i Kurucu Meclis’e dönüştürdüler, krallığı ve kiliseyi yıkma ve insan haklarına dayalı yeni bir demokratik düzen kurma iradesini oluşturdular. Yazılı bir anayasaya sahip olmayan İngiltere’de kurucu iradenin oluşumunun (Magna Charta, Bill Of Rights, Tolerance Act, Chartist Act vb.) yüzyıllara yaydığını biliyoruz.Kurucu İrade Nedir?Kurucu İrade bir toplumu yeni baştan kuran iradedir: Anayasa hukukçusu Soysal’a göre,“Anayasa sözünde ‘temel kuruluş’ anlamı var. Anayasa öyle bir yasa ki, devletin temel yapısını ve bu yapının başlıca işleyiş kurallarını gösteriyor” (M. Soysal, Anayasanın Anlamı, s.6)Siyaset bilimci Münci Kapani tahlili daha da ileriye götürüyor. Kapani’ye göre egemenliğin modern karşıtı “Kurucu İktidar” kavramıdır. Kapani ayrıca kurucu iktidar – kurulu iktidar ayrımı yapıyor.“Kurulu iktidar (ki bundan özellikle devletin siyasal organları olan yasama ve yürütmeyi anlamak gerekir) kaynağını ve yetkilerini anayasadan alır ve bu yetkileri gene anayasa tarafından çizilmiş olan sınırlar içinde kullanır. Her istediği kanunu çıkaramaz, her istediği emri veremez. Kendisini bağlayan hukuk kuralları (anayasa kuralları) buna engel olur. Kurucu iktidar ise kurulu iktidardan farklı olarak devletin temel hukuk düzenini yaratırken, iradesini sınırlayan üstün pozitif hukuk kuralları ile bağlı değildir.Bu bakımdan (Kurucu İrade’nin) tamamen bağımsız ve sınırsız bir iradeye sahip olduğu söylenebilir.” (M. Kapani, Politika Bilimine Giriş, Bilgi Yay. s. 63)Kapani kurucu iktidarı da ikiye ayırıyor “Asıl kurucu iktidar” ile “tali kurucu iktidar” (ya da değiştirici kurucu iktidar) arasında fark gözetiyor.İkincil ya da değiştirici kurucu iktidara yürürlükteki anayasada değişiklik yapmak hakkını teslim ederken hukuki yönden tam ve mutlak bir hareket serbestisine sahip bulunamayabileceğine, iradesine bir sınır konmuş olabileceğine dikkat çekiyor. Ve ekliyor: “Muhakkak olan, kurulu iktidarın (siyasal iktidar) ‘egemen’ bir iktidar olmadığıdır.” (Kapani, age, s.64)Türkiye bir Kurtuluş Savaşı ile kuruldu, kurucu iktidar o süreçte oluştu.Bu “Kurucu İrade’yi” (kurucu sözleşme) Meclis çoğunluğu ile yok etmeye çalışmak, hem işin doğasına, hem vicdana hem de Anayasa Hukuku’nun ruhuna aykırıdır.
20 Ağustos 2009

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

No Pasaran !