BİR ŞEY YAPMALI

CUMHURİYET İÇİN DEMOKRASİ İÇİN HALK İÇİN GELECEĞİMİZ İÇİN ..................... cemaatlerin yönettiği bir coğrafya olmak istemiyorsak ................. Ama benim memleketimde bugün İnsan kanı sudan ucuz Oysa en güzel emek insanın kendisi Kolay mı kan uykularda kalkıp Ninniler söylemesi

27 Mayıs 2009 Çarşamba

FIKRALAR

Düşünen Adam ve Bakire Rodin'in Düşünen Adam ve Bakire adlı yapıtları Fransa sarayınca yasak yayın arasına sokulmuştu.Herhangi bir sebeple çoğaltılmış ve satılmış olan ların derhal toplatılması bir bildiriyle istenmişti.Bu emir yerine getirilmiş olmalıydı herhalde,bir vali saraya çektiği telgrafta:"İl sınırlarımızda düşünen adam ve bakire kalmadı " diye yazıyordu. ********************* Plakası Sonradan görme karı koca bir müzeyi geziyorlardı.Bir Mısır mumyasının önüne geldiler.Hayatlarında ilk kez böyle bir şey görmenin şaşkınlığı içinde bakarken,mumyanın önündeki yazıya gözleri ilişti."İ.Ö. 41" yazılydı.Kadın: "Ne demek İ.Ö. 41.." dedi.Kocası: "Anlaşılmayacak bir şey yok...Adama çarpıp da onu bu hale getiren araba nın plakası herhalde" ********************* Kürk Alırken Kadın uzun uzun inceleme ve pazarlıktan sonra bir kürk almıştı.Kaplan bir mantoydu bu.Paket yapılıken,son kez sordu. "Yağmurda bozulmaz değil mi?Buruşmaz değil mi yağmurda""Rica ederim hanımefendi," dedi satıcı,"bugüne kadar yağmur altında dolaşan kaplanlardan hiçbirinin şemsiye taşıdığı görülmemiştir.Güvenebilirsiniz." ******************** Fıtık Yeri Güzel bir kadınla çapkın bir delikanlı kompartımanda.Hanım,elinde sigarası,bacak bacak üstüne atmış,etrafı seyretmekte.Erkek sessizliği bozmak için pişkin bir tavırla:"Hanımefendi," dedi. "Size ilginç bir teklifim var.""Buyurun, sizi dinliyorum." "Şu etekliğinizi diz kapaklarınızdan iki parmak yukarı kaldırırsanız elli dolar kazanabilirsiniz." "Hayhay,buyurun." İstenilen seviyeye yükseltir. "Teşekkür ederim efendim,alın elli dolarınızı." - Bir müddet sonra yeni bir teklif:"Şayet dört parmak kaldırırsanız yüz dolar hanımefendi.""Derhal,buyurun." "Sağ olunuz,buyurunuz yüz dolar."Ve böylece pazarlık bacakların sonuna kadar gider dayanr.Fakat son teklif hanımdandır:"Beyefendi," der. "Beşyüz dolara fıtık ameliyat yerimi de görmek ister misiniz?" "Memnuniyetle..." - Trenin,önünden geçmekte olduğu,ağaçlıklar içerisindeki binayı işaret ederek:"Karşıda gördüğünüz hastanenin beşinci katıdır." ******************** Meslek Garson,bifteği zorlukla kesmeye çalışan müşteriye,yılışık yılışık gülerek sorar:"Nasıl buldunuz?" - Müşteri,yarı kızgın,yarı alaylı:"Bizim meslekte buna birinci kalite denir." "O halde siz kasap olmalısınız." "Hayır,kösele tüccarıyım." ******************** Çağrışım Kilisede pazar günü rahip yağmurun yararlarını anlatıyormuş. Ne var ki,o "Tanrının rahmeti" dedikçe ön sırada oturan bir adam yüzünü buruşturuyormuş.rahip konuyu değiştirmiş,bu kez hırsızlığın kötülüğünden söz ederek "Çalmak haramdır." demiş.Ve yine dikkatini çekmiş: öndeki adam yine yüzünü bu ruşturuyor. Rahip konuşmasının son bölümünde ise,başkasının karısına kötü gözle bakmanın ayıp ve günah olduğuna değinmiş, "Zina çok günahtır." deyince... O da ne : Az önce sık sık yüzünü buruşturan adamın birden neşyle gülmeye başladığını görmüş...Vaaz bittikten sonra rahip o adamı yanına çağırmış ve bu adamın hareketlerinin nedenini sormuş.adam biraz mahcup."Aziz peder" demiş."Siz tanrının rahmeti deyince,aklıma şemsiyem geldi.Bakındım:Şemsiyem yok... Yüzümü buruşturmamın nedeni,şemsiyemi kaybettiğimi sanışımdı.sonra siz hırsızlığın haram olduğunu söyle yince,şemsiyemin çalınmış olacağını düşündüm ve yine yüzümü buruşturdum.Ama ne zamanki siz zinanın ünah olduğunu,başkasının karısına bakmanın ayıp olduğunu söylediniz...Hah işte o zaman şemsiyemi nerede unuttu ğumu hatırladım." ******************** Fırtına Patlayınca Adamın biri günah çıkartmak için papaza gitmiş: "Papaz efendi!" demiş..." Geçen gün uslu uslu otururken baldızım odaya girdi.Birden bire hava bozdu,bir fırtına,bir yağmur ben o anda ne yaptığımı bilemedim!" Papaz, Allahın rahmetinden ümit kesilmeyeceğini söylemiş. Günahkar: "Evvelki gün de... komşu kadın gelmişti... birden bir rüzgar,bir fırtına... Ondan sonra ne yap tığımın farkında değilim." Der demez,papaz kalkmış; pencereden bakmış: "Oğlum" demiş... "deminden beri havada bir sıkıntı var.Fırtına patlamadan sen şöyle bir dolaş ne olur,ne olmaz!" ******************** Açılmadan iade Mezar taşlarına yazı yazan adama bir genç geldi:"Bizim bitişikte oturan kimsesiz yaşlı kadın öldü de...Bana vasiyet etti,iki bin lira da para bıraktı.Kendisine bir mezar taşı yaptırıp üstüne de şunu yazdırmamı istedi: "Bakire doğ du,bakire büyüdü,bakire gezdi,bakire yaşadı,bakire öldü..." Mezar taşı yazıcısı,delikanlıya şöyle bir baktı:"İki bin liraya bu kadar kelime yazılır mı?Ama dur bakalım...Özetleriz kadının durumunu. Dört kelimeye indiririz." Ve yazdı mezar taşını:"Açılmadan yüce makama iade!" ******************** Kestirme Yoldan Poker partisi iyice kızışmıştı.Ortada da yüklü para vardı.Bütün parasını oyuna koyan adam yine kaybedince birden fenalaştı ve ötekilerin "ne oluyor?" demesine bile gerek kalmadan,kalpten ölüverdi.Adamın karısına haberi kim verecekti?İçlerinden birisini görevlen dirdiler: "Sen güzel konuşursun.Git,karısına kestirme yoldan anlat olayı."- O da gidip ölen adamın karısını buldu: "Kocanız poker oynarken..." - Kadın hemen sözünü kesti: "Önündeki bütün parayı ortaya koydu." "Koydu efendim.""Sonrada hepsini kaybetti.""Kaybetti efendim.""Allah onun canını alsın." "Aldı efendim..." ******************** Nezaketin Karşılığı Oto galeri sahibi,düşünceli düşünceli başını sallayıp, karısına yakındı:"Anlayamadım yahu! Üç ay önce yeni evli bir çifte, kelepir bir otomobil satmıştım. Aradan bunca zaman geçti, metelik göndermediler daha. Acaba başlarına bir şey mi geldi? Çok da dürüst ve sevimli insanlardı."Bunun üzerine bir mektup daha yazıp, durumu hatırlatmaya karar verdiler. Ve üç gün sonra şu yanıtı aldılar:"Sayın bayım... Evliliğimizin ilk gününde,oturup alacaklılarımızı üç gruba ayırdık: 1) En münasip zamanda alacakları ödenecek olanlar 2) Er geç alacakları bir gün ödenecek olanlar 3) Alacakları hiç bir zaman ödenmeyecek olanlar Gösterdiğiniz olağanüstü nezaket karşısında sizi üçüncü gruptan ikinci grup alacaklılar sınıfına geçirdiğimizi bildirir,saygılarımızı sunarız." ******************* Dikkat Egitmen doktor senenin ilk gunu tip fakultesi ogrencilerini etrafina toplamis bir kadavranin basinda derse baslamis. Bakin arkadaslar, tum doktorluk hayatinizda dikkat etmeniz gereken iki nokta vardir. 1. Kesinlikle ve kesinlikle igrenmeyeceksiniz... der ve parmagini kadavranin kicina soktuktan sonra parmagi agzina sokar ve ogrencilere donup hadi bakalim aynisini yapin sirayla der. Ogrenciler sirayla ayni hareketi tekrarlarlar bitince.... doktor konusmasina devam eder. 2. onemli nokta ise DIKKAT"dir.. Ben biraz once kadavranin kicina isaret parmagimi, agzima orta parmagimi sokmustum ..... ********************* Plastik Fabrikası Dunyanin dort bir yanindan davet edilmis gazeteciler Amerika`nin en buyuk lastik kurulusunun tesislerini geziyorlardi. Lastik diye bilinen her seyi yapiyordu kurulus. Otomobil lastiginden cocuk balonuna, carsi pazar posetine kadar, akliniza ne gelirse. Gazeteciler cesitlilige ve buyukluge hayran hayran dolasiyorlardi kendilerini gezdiren halkla iliskiler gorevlisinin arkasinda. Sira prezervatif departmanina geldi.. Bu da cagin otesinde piril piril bir tesisti. Her boydan, renkten ve cinsten prezervatif el degmeden hazirlaniyor ve paketleniyordu, yuruyen bandlarin uzerinde kayarken.. Lastik eriyik halde geliyor, kaliplaniyor, sogutuluyor, hava ufleyen pompalarla kontrol ediliyor ve paket makinesine geliyordu. Gazeteciler, tesisteki tek isciyi bu paketleme makinasinin basinda gorduler ve ne yaptigini dehset icinde fark ettiler: Isci, elindeki igneyi onunden gecen prezervatiflerin bazilarina rasgele batiriyor ve gozle gorulmez delikler aciyordu. "Bu ne?" diye merakla sordu bir gazeteci.. "Ne yapiyor bu adam?.." Geziyi yoneten halkla iliskiler gorevlisi acikladi: "Bu adam sayesinde emzik fabrikamizin satislarinin yuzde kac arttigini tahmin edemezsiniz!." ******************** Doktor Temel hastalanmisti.Doktora gitti.Doktor Temelin tedavisinin hergün parmaklanmak oldugunu söyledi. Temel bunu kimseye anlatamayacak kadar utandigi için mecburen hergün doktora gidip orada tedavi oluyordu. Bir gün doktoru yerinde bulamayinca eve gidip durumu utana sikila karisina anlatti. Karisi Doktoru taklit ederek ona tedaviyi yapabilecegini söyleyince Temel tedaviyi tarif etmeye basladi : -Karicigim sol elini sol omzuma koy. -Tamam. -Sag elinide sag omzu...????!!!! Temelin jeton dustü : -Uyyyy Doktor yedum senu.... ******************** Yardım sever Normandiya çikartmasi sirasinda bir Ingiliz subayi, çiftlikte bir evin kapisini çaldi.Kapiyi açan sisman kadina : -Madam, dedi.Acaba biraz süt verebilir misiniz? Kadin pek üzgün : -Vallahi damla bile yok, ne varsa hepsine sabahleyin askerler el koydu.Ama siz bizim müttefiklerimizsiniz. Sizi bos çevirmek istemem. Size kendi sütümden vereyim, der. Ve iri bir kavun büyüklügündeki memesini çikardi. Bu manzaradan irkilen Ingiliz subayi, yanindaki arkadasina döndü, sunlari söyledi : -Iyi ki kadindan sicak su istemedik!.. ******************** Mayo Vucudu oldukca guzel genc bayan tatilinin hemen her gununu kaldigi otelin terasinda gunes banyosu yaparak gecirmistir. Ilk gunu mayosu ile guneslenmis, ama sonra ki gunler bakmiski otelin en ust katinda onu kimse goremiyor, mayosuz sere serpe guneslenmeye baslamis. Gene boyle yuzustu guneslenirken merdivenlerden birisinin ciktigini duyarak havlusu ile poposunu ortmus. Merdivenleri bir solukta cikan otelin mudur yardimcisi nefes nefese "Pardon" der, "Hilton oteli guneslenmeniz konusunda birsey diyemez, ama dunku gibi mayonuzla guneslenirseniz cok iyi olacak" "Ne farkeder" diye sorar genc kadin sakin sakin "Beni burada kimse goremez, ayrica bu havlu ilede ortunuyorum bakin" "Tam olarak degil" der mudur yardimcisi utanarak "Tavani cam restoranin uzerinde gunesleniyorsunuz"
********************
Adamin biri barda öyle üzgün üzgün etrafa bakiyormus. Bu durumu farkeden barmen, Hemen adamin yanina giderek konuşmaya baslamislar. Barmen, -Derdiniz nedir bayim ? Adam anlatır:-Derdim çok büyük barmen bey. Karim bir türlü orgazm olmuyor. Barmen ;- Size uygun bir çözümüm var. Adam ;-Nedir? Barmen;-Bir silah alin ve yastiginiz altina koyun. Kariniz tam orgazm olacaginda bir el silah atin. Bakin o zaman nasil orgazm oluyor der.Adam sevinçle eve gider. Romantik bir ortam hazirlar. Derken sevisirler. Kadin orgazm olmaya yakin, adam tam silahı ateşleyecek... kadın adama; -Hadi 69 yapalim der. Adam ve kadin 69 a baslarlar kadın artık orgazm olmak üzeredir, adam silahı ateşler ve..... Aradan bir kaç gün geçer. Ayni adam barda yine üzgün üzgün oturmaktadir. Bunu gören barmen... -Bayım bir isi beceremedin galiba... Yapmadin mi dedigimi? diye sorar. Adam anlatir: -Silahi aldim. Yastigimin altina koydum. Tam sıkacaktım bizim kadın 69 istedi. Tamam dedim. Kadin tam bosalacaktı bir el silah sıktım. Barmen; -Eeeee.... ise yaradı mı? Diye sorar. - *iktir lan......Birincisi, bizim karı korkudan yüzüme sıçtı!İkincisi, sikimin 3 santimi koptu!Üçüncüsü, dolaptan elleri havada çıplak bi adam çıktı!..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

No Pasaran !