BİR ŞEY YAPMALI

CUMHURİYET İÇİN DEMOKRASİ İÇİN HALK İÇİN GELECEĞİMİZ İÇİN ..................... cemaatlerin yönettiği bir coğrafya olmak istemiyorsak ................. Ama benim memleketimde bugün İnsan kanı sudan ucuz Oysa en güzel emek insanın kendisi Kolay mı kan uykularda kalkıp Ninniler söylemesi

4 Eylül 2009 Cuma

GÜNCEL

Acı biberler iplerde
Edirne'nin dünyaca ünlü lezzeti tava ciğerinin vazgeçilmez garnitürü biberler, kurutulmaya başlandı. Karaağaç Mahallesi'ndeki üreticilerin organik olarak yetiştirdiği biberler, iplere dizilerek 1 ay boyunca gölgede kurutuluyor. Edirneli tava ciğercileri kurutulan bu biberleri, tava ciğerinin yanında garnitür olarak müşteriye sunuyor. Edirneli tava ciğer işletmecilerinden Hasan Hüseyinca, yaptığı açıklamada, tava ciğerle sunulan acı biberin Edirne merkeze bağlı Karaağaç Mahallesi dışında başka bir yerde üretilmediğini söyledi. Bir başka tava ciğercisi Bahri Dinar ise, acı biberin, tava ciğerin olmazsa olmazlarından olduğunu belirtti. Dinar, şunları kaydetti: ''Acı biberi, tava ciğerin yanında (en tatlı acı) olarak sunuyoruz. Meşakkatli bir süreçten geçiyor. Sofralara gelen bu biberi, bir yıl öncesinden Karaağaçlı üreticilere sipariş veriyoruz. Daha sonra hasat zamanı toplatıp, iplere dizdiriyoruz. Lezzetine kavuşması için yaklaşık 1 ay gölgede kuruması gerekiyor. Ciğer tavanın garnitürü olarak sunulan biberin tüketime hazır hale getirilmesi aslında zahmet gerektiren bir iş.''
Kilogramı 1 TL'den
Karaağaçlı üretici Nail Aydoğdu ise, ciğercilerin siparişi üzerine acı biber yetiştirdiklerini belirtti. Aydoğdu, hayvansal gübrelerle ürettikleri için biberin lezzetli olduğunu ifade ederek, ''Yetiştirmesi zor, hayvansal gübre kullanıyoruz. Tadı ve lezzeti bu yüzden vazgeçilmez. Ciğerci esnafına tarladan topladığımız biberi 1 liradan satıyoruz, ancak masrafları kurtarmıyor. Ama ne yapalım, bir şekilde biz biber üreteceğiz, onlar ciğer satacak, bu döngü sürecek'' dedi.
Edirne tava ciğeri
Edirne'nin mutfak kültüründe ayrı bir yeri olan ve mutlaka dana ciğerinden yapılan tava ciğeri, Edirne'de oturan ya da Edirne'ye ziyarete gelen yerli, yabancı tüm turistlerin vazgeçemediği bir damak tadı olarak biliniyor. Edirne tava ciğeri; pişirildikten sonra kararmaması için, önce zarından ayrılması gerekiyor. Yaprak şeklinde doğranan ve kanlarından arınması için yıkanan ciğer, tekrar kanlanmasın diye bir parça tuzlanıyor. Bir süre dinlendirilen ciğer daha sonra tuzlanarak yüksek ısıda sıvı yağda pişiriliyor.
4 Eylül 2009
Afganistan'a NATO saldırısı: 90 ölü
NATO'nun Afganistan'ın kuzeyindeki Kunduz vilayetine düzenlediği saldırıda 40'ı sivil 90 kişi hayatını kaybetti. Kunduz Emniyet Müdürü Gulam Muhiddin, NATO'nun Taliban militanlarının kaçırdığı iki petrol tankerine düzenlediği hava saldırısında 90 kişinin öldüğünü açıkladı. NATO güçleri de hava saldırısında kaçırılan petrol tankerlerinin hedef alındığını doğrularken, "çok sayıda isyancının" öldürüldüğünü bildirdi. NATO güçleri, saldırıda sivillerin ölüp ölmediğinin araştırıldığını belirtti. Emniyet Müdürü Muhiddin, militanların iki tankeri Kunduz'un Omar Hel köyünde gece yarısı kaçırdığını ve NATO güçlerinin de militanların bir nehir geçişinde tankerleri durdurduğu sırada hava saldırısı düzenlediğini söyledi. Adı açıklanmayan bir polis yetkilisi de ölen 90 kişinin 40'ının sivil olduğunu kaydetti. Emniyet müdürü de ölenlerin sayısını 90 olarak açıkladı, ancak başka ayrıntı vermedi. Reuters ajansına göre NATO güçleri de bölgeye düzenlenen hava saldırısında kaçırılan petrol tankerlerinin ve militanların hedef alındığını ve çok sayıda isyancının öldürüldüğünü doğruladı. NATO saldırıda sivil kayıp olup olmadığının araştırıldığını bildirirken, ABD ve NATO komutasındaki güçlerden henüz başka açıklama gelmedi. Kunduz Valisi Muhammed Ömer, ilk açıklamasında, vilayetin kırsal kesimindeki patlamanın, bölge halkı tankerlerden yakıt aldığı sırada meydana geldiğini belirterek, hayatını kaybedenlerin sayısının 90'ı bulabileceğini bildirmişti. İnsanların şiddetli patlamada canlı canlı yanarak öldüklerini söyleyen Ömer, ölenler arasında Taliban'ın bölge komutanı Abdürrahman ile 4 Çeçen savaşçının da bulunduğunu söyledi.Patlamada yaralanan 12 kişinin de hastaneye kaldırıldığı bildirildi. Öte yandan, kaçırılan tankerlerin NATO güçlerine yakıt temin ettiği, Taliban'ın bu tankerlerden bölge halkına yakıt dağıttığı bildirildi. Kunduz'daki aşiret büyüklerinden Muhammed Server, saldırının, Taliban militanlarının kaçırdığı tankerlerden bölgedekilere yakıt dağıtırken kalabalık toplandığı sırada düzenlendiğini anlattı. Server, "Hem Taliban'ı hem de hükümeti suçluyoruz" dedi.
4 Eylül 2009
İnekler oryantali seviyor
Manisa merkeze bağlı Hamzabeyli beldesindeki çiftlikte bir yıldır sürdürülen uygulama ile 70 ineğin müzik eşliğinde sağıldığı, hayvanların oryantali tercih ettiği bildirildi.
Karamürsel Çiftliğinin sahibi Kaya Karamürsel (38), babası Fikret Karamürsel (63) ile birlikte 1995 yılından bu yana hayvancılıkla uğraştıklarını, çiftlikte 70 ineğin bulunduğunu ifade etti. Çiftlikte çalışan görevlinin önerisi üzerine bir yıldır inekleri müzik eşliğinde sağdıklarını belirten Kaya Karamürsel, şöyle devam etti:''Çiftlikteki çobanımız müziği çok seviyordu ve müziksiz iş yapamazdı. Hayvanlara da müziği sevdirdi. Yabancı TV kanallarını izlediğimizde, oradaki hayvanların slow müzik, Pavarotti eşliğinde sağıldıklarında verim alındığını görüyoruz. Biz de kendi çiftliğimizde ineklerden daha fazla verim için bu müzikleri dinlettik. Ancak oryantal, Roman ve oyun havası tarzı müzikte aldığımız süt verimini alamadık. Çiftliğimizde bu tür müzikler dinleterek, ineklerimize bakıyor ve sütlerini sağıyoruz. Böylece çalışanlarımız da eğlenerek işlerini yaparken, ineklerimiz daha fazla süt veriyor.'' Karamürsel, çiftlikteki ineklerin müzik çaldığı sürece oldukları yerde sağa-sola sallandıklarını veya kuyruklarını hareket ettirerek, ezgilere eşlik ettiklerini, ancak müzik dinlettikleri CD'nin bozulduğu gün, sütte 50 litre verim kaybı meydana geldiğini söyledi.Aynı yem, aynı bakıcı ama mutlaka müzik Fikret Karamürsel ise ineklerin sağılması işlemini mutlaka müzik eşliğinde, ancak onların sevdiği tarzda yaptıklarını ifade ederek, şunları kaydetti:''Çiftliğimizde günde yaklaşık 450 litre civarında süt üretimi var. Bir gün ineklerin sağılmasında kullandığımız CD arıza yaptı. İşlerimizin yoğunluğu nedeniyle birkaç gün çiftlikten ayrılamadık ve yeni CD alamadık. Müziğin çalmadığı süre boyunca ineklerimizden alınan sütte günde yaklaşık 50 litrelik verim düşüklüğü olduğunu fark ettik. Birkaç gün boyunca üst üste süt veriminde düşme yaşanınca hemen içerisinde oyun havası bulunan müzik CD'sini aldık. Aynı yem, aynı bakıcı, aynı ineklerden eskisi gibi süt almaya başladık.''
4 Eylül 2009
Bekar kadınların evli erkek merakı
Uzmanlar, "Bekâr kadınların, başka kadınların eşlerini cazip buldukları iddiası doğru mu? Evrimsel açıdan bu nasıl açıklanabilir?" sorusuna cevap verdi.
Oklahoma State Üniversitesi’nden Melisa Burkley ve Jessica Parker, bekâr kadınların başkalarının kocaları ile ilgilenmelerinin nedenlerini araştırdı. Cinsel çekiciliğin incelendiği bu çalışmaya aynı okuldan 184 öğrenci denek olarak katıldı.Deney sırasında 184 heteroseksüel deneğe, bir bilgisayar programı aracılığıyla, kendilerini ideal bir eş ile eşleştirecekleri söylendi. Katılımcıların yarısının karşı cins ile hiçbir bağlantısı yok iken, yarısının ilişkisi vardı. Ve ayrıca erkek sayısı kadın sayısına eşitti.Katılımcıların bilgisi dışında, herkese sanal, tek bir eş önerildi. Bu eş, her bir katılımcının talebi ile tam olarak örtüşüyordu. “Bay Doğru”nun fotoğrafı tüm kadın katılımcılar için aynıyken, erkeklere gösterilen “Bayan Doğru”nun da fotoğrafı da aynıydı. Katılımcıların yarısına ideal eşin bekâr olduğu söylenirken, diğer yarıya kadının veya erkeğin romantik bir ilişkisi olduğu belirtildi.Burkley’e göre deneyin en kritik yönü tüm katılımcılar için her şeyin birbirinin aynısı olmasıydı. Tek fark, ideal eşin ilişkisinin olması veya olmamasıydı.Çalışmanın sonucunda elde edilen tepkilerin en ilginci bekâr kadınlardan geldi. Bekâr bir erkeğin aday olarak sunulduğu durumlarda, kadınların %59’u ilişkiye sıcak baktığını söylerken, %90’ı ideal eşi bulmak için aramalarına devam edeceğini söyledi. Erkekler yeni bir eş ile tanışmaya çok hevesli görünürken, hedefteki eşin bir ilişkisinin olup olmaması ile fazla ilgilenmediler. Hâlihazırda ilişkide olan kadınların ise çok azı yeni bir eşe ilgi gösterdi ve ilgi gösterenler bekâr erkeğe daha sıcak baktı.Burkley ve Parker araştırmadan şu sonucu çıkarttılar: Bekâr kadınlar, hâlihazırda ilişkisi olan erkeklerle ilişkiye girmeye daha hevesliler, çünkü bu erkeklerin daha önce başka kadınlar tarafından “ön-elemeye” tabi tutulduğunu düşünüyorlar. Oysa bu kadınlara göre bekâr erkekler bilinmeyen özelliklere sahip oldukları için risk taşıyorlar.Burkley benzer eş-arama stratejilerinin kuşlarda ve balıklarda da görüldüğünü söylüyor. Bundan önceki benzer çalışmalarda deneklere potansiyel adayları cazip bulup bulmadıkları soruluyordu. Bu nedenle Burkley, deneklere sıcak ilişkiye girip girmeyeceklerini sorarak, ideal bir eşten beklentilerin daha somut olarak ortaya çıkmasına yol açtı. “Bundan sonraki deneyde ‘niçin’ sorusunu soracağız” diye konuşan Burkley, “İleri çalışmalarda kadınlara, daha önceden seçilmiş olan erkeklerin niçin cazip geldiğini soracağız” diyor.Burkley, ön-elemeden geçmiş olma durumunun yanı sıra diğer bir açıklamanın ABD’de yaşayan kadınların özellikleriyle ilgili olduğuna dikkat çekiyor. Burkley’e göre Amerikan toplumunda kadınlar rekabet ortamında yetişiyor. Dolayısıyla rakip kadınların eşlerini “tavlayarak” öz saygılarını artırmanın yolunu arıyor olabilirler. Yanıt: Kaynak: (Journal of Experimental Social Psychology,
4 Eylül 2009
Neler yaşandı neler...
Türkiye gündemi bilindiği gibi çok yoğun... "Kürt Açılımı", "Ermenistan Açılımı", "3G teknolojisi" diyerek geçirdik Ağustos ayını... Başbakan Recep Tayyip Erdoğan konuşmaya doymadı, İçişleri Bakanı Beşir Atalay manşetlerden düşmedi... İşte Ağustos ayında yaşananlar...
Medya Takip Merkezi (MTM), tarafından her ay düzenli olarak bin 700'ü aşkın, gazete, dergi, TV kanalı ve haber sitesinden derlenerek hazırlanan medya raporunun sonuçlarına göre, Ağustos ayının en çok konuşulan gündem maddesi, AKP'nin başlattığı "Kürt Açılımı" tartışması oldu.
Toplumun çeşitli kesimleri tarafından sıkça konuşulan "Kürt Açılımı" meselesi, kimi kesimler tarafından olumlu bir gelişme olarak değerlendirilirken, kimileri tarafından ise sert eleştirilere maruz kaldı. Ergenekon, ekonomik kriz, Avrupa Birliği'ne giriş süreci gibi Türkiye'nin en önemli gündem maddelerini bile geride bırakarak ilk sıraya yerleşen "Kürt Açılımı", ay boyunca 15 bin 687 haber ve yazıya konu edildi ve ekranlarda 675 saat süreyle yer buldu. Aylardır ülkenin en önemli gündem maddeleri arasında yer alan Ergenekon Davası, Ağustos ayında da popülaritesini korudu. Dava ile ilgili ay içerisinde toplam 11 bin 943 haber yayınlandı. Değişmeyen gündem konularından bir diğeri olan Avrupa Birliği ise ay boyunca, 12 bin 762 habere konu edildi.
En fazla AKP konuşulduAğustos ayında, basında en fazla konuşulan siyasi parti, önceki ay olduğu gibi, AKP'ydi. Haber sayısı yüzde 56 oranında artış gösteren AKP, "Kürt Açılımı" konusuyla gündeme damgasını vurdu. Ay boyunca toplam 27 bin 328 haber ve yazıda bahsi geçen partiye televizyon ekranlarında ise 548 saate yakın yer ayrıldı.
Aynı araştırma sonuçlarına göre; en çok haber olan ikinci parti, ana muhalefet partisi CHP oldu. İktidar partisine yönelik eleştirileriyle sıkça medyada yer bulan CHP, çeşitli açıklamalarla da gündemdeki yerini korudu. CHP ay boyunca, 23 bin 710 haber ve yazıya konu oldu.
MHP, "Kürt Açılımı" konusuyla atağa geçtiAğustos ayının en dikkat çekici çıkışını yapan siyasi partisi, "Kürt Açılımı"na muhalif tavrıyla öne çıkan MHP oldu. Sert açıklamaları ve televizyona verdiği reklam filmiyle yakın markaja alınan parti, ay boyunca 14 bin 572 haber ve yazıya konu edildi. MHP'nin haberleri önceki aya göre üç katından fazla artış gösterdi. "Kürt Açılımı" konusunda sergilediği sert tavrıyla gündemde sıkça yer bulan Devlet Bahçeli, Deniz Baykal'ı geride bırakarak, ayın en çok konuşulan dördüncü ismi oldu. "Kürt Açılımı" projesinin ülkeyi böleceğine dair açıklamalarıyla sıkça gündeme gelen Bahçeli, 9 bin 234 haber ve yazıda yer aldı. Önceki aya göre haber sayısı yüzde 435 oranında artan Bahçeli, 170 saate yakın bir süre ekranlarda kaldı.
"Kürt Açılımı" ile beraber gözlerin çevrildiği bir diğer parti ise DTP oldu. Ay toplamında 11 bin 837 habere konu olan DTP'ye ilgi yüzde 237 oranında artış gösterdi.
Edoğan, kanallarda 489 saat yer aldıBaşbakan Erdoğan, ayın en çok konuşulan siyasetçisi oldu. "Kürt Açılımı" konusuyla bir anda tüm dikkatleri üzerine çeken Erdoğan'ın haber sayısı da yaklaşık iki kat artış gösterdi. Konuyla ilgili olarak çeşitli eleştirilerin de odağı olan Erdoğan'a, TV kanalları 489 saat yer ayırdı.
Siyaset dünyasının en çok konuşulan bir diğer ismi de, cumhurbaşkanı Abdullah Gül'dü. Gül'e ilgili haberler yüzde 13 oranında artarken, üç mecrada yayınlanan toplam haber sayısı ise 15 bin 346 oldu.
Atalay, 10 bin 495 haberde yer buldu"Kürt Açılımı" çalışmalarını yürüten İçişleri Bakanı Beşir Atalay, ayın en çok konuşulan ve en yakından takip edilen siyasetçilerinden biriydi. Temmuz ayına oranla haber sayısı yüzde 354 artan Beşir Atalay'ın yaptığı her açıklama izlendi. Atalay, ay boyunca, 10 bin 495 haberde yer buldu.
Sezen Aksu'dan "Kürt Açılımı"na destekAğustos ayında Sezen Aksu hükümetin başlattığı "Kürt Açılımı" projesine destek vermesiyle dikkatleri üzerine çekti. Aksu, bu davranışı nedeniyle kimilerinden alkış alırken, bazı kesimler tarafından da sert eleştirilere maruz kaldı. Ağustos ayında Türkiye'nin en önemli gündem konusu olan "Kürt Açılımı" meselesinde sergilediği tutumla öne çıkan Sezen Aksu, ay toplamında 2 bin 201 habere konu edildi. Haber sayısı iki kat artış gösteren sanatçıya, televizyon ekranlarında ise 21 saate yakın yer ayrıldı.
3G piyasaları hareketlendirdiGeçtiğimiz ay Türkiye'de de kullanıma açılan 3G teknolojisi, ekonomi basının en önemli gündem maddelerinden biriydi. GSM operatörlerinin günden güne kızgınlaşan rekabeti ve yeni teknolojideki gelişmeler, medya tarafından da yakın takibe alındı. Ağustos ayı boyunca 2 bin 899 haber ve yazıya konu edilen 3G, pek çok sektörde heyecan dalgası yarattı.
4 Eylül 2009
Ankara'da "Kardeş Türküler"
Anadolu'nun binlerce yıldır var olan tüm dillerinde türküler söyleyen müzik topluluğu "Kardeş Türküler", yarın akşam Anıtpark'ta tüm Ankaralıların davetli olduğu bir konser verecek. Çankaya Belediyesi tarafından, düzenlenen konser, Dünya Barış Günü'nü etkinlikleri kapsamında gerçekleştirilecek. Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Kardeş Türküler"in ezgileriyle "hep birlikte en evrensel ve en estetik barış çağrısı olan müziğin, eşsiz ezgi ve ritimleriyle Barış Günü etkinliklerinin taçlandırılacağını" ifade etti. Sanatın toplumların duygu ve düşünce dünyasını besleyerek barışsever bir iklimin oluşumuna katkı sağladığına inandıklarını belirten Tanık, "Üzerinde barış rüzgarlarının özgürce estiği bir Türkiye ve dünya özlemiyle barışın ve kardeşliğin aydınlık insanlarıyla barış konserimizde bir arada olmak istiyoruz," dedi. Tanık, 5 Eylül Cumartesi günü saat 21.00'de Anıtpark'te, ücretsiz olarak gerçekleştirlecek konsere tüm Ankaralıları davet etti.
4 Eylül 2009

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

No Pasaran !