BİR ŞEY YAPMALI

CUMHURİYET İÇİN DEMOKRASİ İÇİN HALK İÇİN GELECEĞİMİZ İÇİN ..................... cemaatlerin yönettiği bir coğrafya olmak istemiyorsak ................. Ama benim memleketimde bugün İnsan kanı sudan ucuz Oysa en güzel emek insanın kendisi Kolay mı kan uykularda kalkıp Ninniler söylemesi

24 Mayıs 2009 Pazar

MSN ME GELENLERDEN...

KAYA VE İHTİYAR TAŞÇI

Deniz kıyısında bir ihtiyar taşçı kayayı yontmaktadır.

Güneş onu yakıp kavurur.

O da Tanrıya yakarır keşke güneş olsaydım diye.

"Ol" der Tanrı.

Güneş oluverir.

Fakat bulutlar gelir örter güneşi, hükmü kalmaz.

Bulut olmak ister.

"Ol" der Tanrı.

Bulut olur.

Rüzgar alır götürür bulutu, rüzgarın oyuncağı olur.

Rüzgar olmak ister bu kez.

Ona da "Ol" der Tanrı.

Rüzgar her yere egemen olur, fırtına olur, kasırga olur.

Herşey karşısında eğilir.

Tam keyfi yerindeyken koca bir kayaya rastlar.

Ordan esen burdan eser, kaya bana mısın demez!

Bildiniz...!

Bu kez de kaya olmak ister.

Tanrı kaya olmasına da izin verir.

Dimdik ve güçlü durmaktadır artık dünyaya karşı...

Sonrabir gün birden,

Sırtında bir acı ile uyanır...

Bir ihtiyar taşçı kayayı yontmaktadır...

İNSAN İnsan;Kendisinin,hayatın ve olayların gidişatının farkında olmalı.Farkı farketmeli, fark ettiğini de farkettirmeli bazen...Bir damlacık sudan nasıl yaratıldığını farketmeli.Anne karnına sığarken, dünyaya neden sığmadığınıVe en sonunda bir metrekarelik yere nasıl sığmak zorunda kalacağını farketmeli.Şu çok görünen dünyanın , ahirete nasiple anne karnı gibi olduğunu farketmeli.Henüz bebekken "dünya benim..." dercesine avuçlarının sımsıkı kapalı olduğunu,Ölürken de aynı avuçların "herşeyi bırakıp gidiyorum işte"dercesine apaçık kaldığını farketmeli...Ve kefenin cebinin olmadığını farketmeli.Baskın yeteneğini farketmeli sonra,Azrailin her an sürpriz yapabileceğini,Nasıl yaşarsa öyle öleceğini farketmeli insan.Ve ölmeden evvel ölebilmeli.Hayvanların yolda, kaldırımda, çöplükteAma kendisinin güzel hazırlanmış mükellef bir sofrada yemek yediğini farketmeli.Eşref-i mahlûkat (yaratılmışların en güzeli) olduğunu farketmeli ve ona göre yaşamalıGülün hemen dibindeki dikeni, dikenin hemen yanıbaşındaki gülü farkedebilmeli.Evinde 4 köpek 2 kedi beslediği halde çocuk sahibi olmaktan korkmanın mantıksızlığını farketmeli."Seni çook seviyorum" demenin mutluluk yolundaki müthiş gücünü farketmeli.Dolabında asılı 25 gömleğin sadece üçünü giydiğini,Ama arka sokaktaki komşusunun o beğenilmeyen gömleklere muhtaç olduğunu farketmeli.Zenginliğin ve bereketin; sofradayken, önünde biriken ekmek kırıntılarını yemekte gizlendiğini farketmeli...Annesinden doğarken tertemiz teslim aldığı gırtlağını60-70 yıl sonra sigara yüzünden azraile soba borusu gibi teslim etmeninEmanete hıyanet sayılacağını farketmeli.FARKETMELİ...Ömür dediğin 3 gündür.Dün geldi geçti, yarın meçhuldür,O halde ömür dediğin 1 gündürO DA BUGÜNDÜR........(yazari bilinmiyor)

pazartesi işe giderken

Ispanağın önemi

Enis Rıza dünkü Birgün gazetesindeki yazısında bir hikâye anlatmış:12 Eylül döneminde Ermeni kadın kocasını ıspanak almaya gönderiyor. Adam ıspanağı alıp geri dönerken polisler adamı gerekçesiz içeri alıyorlar. İşkence, dayak ve iki yıl içeride kalıyor adam. “Hiçbir örgütle bağlantısı saptanamadığı” için serbest bırakılıyor. Fakat adam gitmek istemiyor, “Ispanağımı isterim” diye tutturuyor. “Def ol git” diye bağırıyorlar, adam gitmiyor. İlle de ıspanak. Sonunda manavdan alıp veriyorlar adama ıspanağı. Karısı soruyor niye ıspanak diye tutturduğunu. Adam şöyle diyor:“Ispanaktan başka geri alabileceğim hiçbir şey kalmamıştı!”Diyarbakır’da ıspanaktan fazlası var geri alabileceğimiz. Vicdanımız, insanlığımız, insanlık hesabımız, hıncımız… diye gidiyor liste.“12 Eylül ne? Kenan Evren kim?

:)

MALULİYET MAAŞI.....

Emeklilik işlemleri için uğraşan Temel sigortaya

şahsen başvurur.

Görevli kadın yaşını doğrulatmak için bir kimlik

belgesi sorunca ;

Temel ceplerini arar, tarar ve cüzdanını evde

unuttuğunu fark edince,

durumu anlatır..Görevli kadın ; 'Gömlek

düğmelerinizi açın o zaman der'..

Şaşıran Temel, bir bir açar düğmeleri ve

bembeyaz göğüs kılları ortaya

çıkınca görevli kadın; Tamam bu gördüğüm

yeterli' yanıtıyla evrakları

onaylar.

Temel şaşkınlık içinde eve gidip emeklilik işlerini

nasıl

hallettiğini eşi Fadime'ye anlatır ...

Fadime den gelen yanıt bir başka olur :

'Keşke pantolonunun düğmelerini de açsaydın, bir

de maluliyet farkı alırdın'..

işten dönerken

Ucaga para var Mardin'deki mayini temizlemeye yok!

Celiskiye bak! Bak bak, otur agla! Basbakan'a 61 milyon dolara (muhtemelen daha da fazla oldugu icin tam rakami aciklamadilar) "ucuncu VIP ucagini alan" Turkiye, Mardin'de 216 bin hektarlik mayinli araziyi temizleme masrafi olan 35 milyon dolari bulamiyor.Bulamiyor mu?Bulmuyor mu?Nicin bulmuyor?Yine celiskiye bak!Bak bak, yine otur agla!Neredeyse 70 milyon kisinin cep telefonlarinin dinledigi Turkiye'de "Mardin'in Suriye sinirindaki arazinin mayindan temizlenmesi icin hazirlanmis kanun tasarisinin" Meclis'te gorusulmesi "kapali oturumla" yapildi.Telefon dinleme acik.Mayin kanunu kapali.Nicin kapali?Turk ordusunun, vatanin korunmasi amaciyla 1956 yilindan beri mayinladigi (Hatay, Kilis, Gaziantep, Sanliurfa, Sirnak ve Mardin siniri boyunca 350 kilometre eninde, 510 kilometre uzunlugundaki arazide 617 bin mayin bulunuyor) sinir topraginin temizlenip, tarima acilmasi icin hangi milletvekilinin ne dedigi, neyi tartistigi halktan gizlendi.***Yine celiskiye bak!Bak bak, yine otur agla!Mayini ordu dosedi.Sokmek icin yabanci araniyor.Birlesmis Milletler'in Ottawa Sozlesmesi geregince 55 ulkenin, sokulmesine karar verilen mayinlarini, kendi ordulari temizlerken bizim Genelkurmay, "Ben bu mayinlari temizleyemem, cunku 35 milyon dolar masrafi var" diyormus.Dogru mu bu?Herhalde dogru ki; yabanci sirketlere "Gelin mayinlarimizi temizleyin, organik tarim yapilabilecek altin degerindeki 216 bin donum araziyi 44 yil isletin" diyen bir kanun Meclis'ten, hem de gizli oturumlarla, cikartilmaya calisiliyor.Yine celiskiye bak!Bak bak otur agla!Krizin ulkeyi salladigi ve "hangi tur sosyal belalari acacagi henuz kestirilemeyen korkunc bir issizligin patladigi" su donemde Basbakani'na ucuncu ucagi alan Turkiye, sehirlerdeki arazileri ve devlet fabrikalarini yabanciya "yap-islet-devret" modeliyle satarken, Mardin sinirindaki 216 bin hektarlik tarimsal araziyi de "mayindan temizle - tepe tepe 44 yil kullan" modeliyle yabanciya sunuyor.***Yine celiskiye bak!Bak bak, otur agla!Daha 10 gun once ulkemizin en guzel koselerinden biri olan Mardin'de 3'u hamile kadin 44 kisinin olumune sebep olan korkunc cinayet islendi. Bu cinayetin; "toreyle-cahillikle -gerilikle- egitimsizlikle- asiret duzeni-agalik oligarsisi-tarikat yapilanmasi- korucu mafyalasmasi- boluculuk teroru" ile beslenmesinin yani sira yoksullugun cok yuksek ve topraksiz koylulugun cok yaygin olmasindan dogmus oldugu da biliniyor.Buna ragmen; mayinlardan temizlenecek bu araziyi; "az toprakli ve topraksiz koylulere her biri 110 donumluk parseller halinde, organik tarim yapmak uzere toplam 1660 aileye bolusturecek bir yontem" dusunmediler. Dusunmuyorlar. Telefon dinleme acik, topragi mayindan temizleme kanunu cikartmak kapali.Nereden baksan celiski!Nereden baksan tutarsiz.Bagirasim geliyor:Ucagi geri verin.Parasiyla mayini temizleyin.Topragi yoksula dagitin.Yoksul ve topraksiz koylu ailelere bu topraklarda birbirini vurmadan, aganin-seyhin, bolucunun, korucunun, geriligin, cahilligin, egitimsizligin, caniligin tuzagina dusup cocuklari, hamile kadinlari oldurmeden, kardesce "organik tarim yapacak modeller kurarak kimseye muhtac olmadan yasanabilecegini" gosterin.Ucak almak marifet degil.Marifet mayindan baris cikarmak...

:)

İtalya’da "uzun evliliğin sırrı" konulu seminerde konuşan 50 yıllık evli Guiseppe diyor ki:- Eşime hep iyi davrandım, memnun ettim, en önemlisi 5. yıldönümümüzde onu Amerika’ya götürdüm. Sormuşlar:- Peki 50. yıldönümünde eşin için ne yapacaksın?- Gidip onu geri getireceğim.. .

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

No Pasaran !