BİR ŞEY YAPMALI

CUMHURİYET İÇİN DEMOKRASİ İÇİN HALK İÇİN GELECEĞİMİZ İÇİN ..................... cemaatlerin yönettiği bir coğrafya olmak istemiyorsak ................. Ama benim memleketimde bugün İnsan kanı sudan ucuz Oysa en güzel emek insanın kendisi Kolay mı kan uykularda kalkıp Ninniler söylemesi

19 Mayıs 2009 Salı

KARMA ŞİİR

SAİT F.ABASIYANIK..... Bize bir masa ayır Yanakimu Alexandramla benim için bir masa üstü çiçeksiz şarabı aşktan hem hülyadan Alexandram mızıka çalsın siyaha çalar parmaklarıyla güftesi bayağı şarkılar adi havalar meyhane acı zeytinyağı koksun sen hoşnut ol Yanakimu NECDET ADALI kır çiçeklerini anlat ona yaz yağmurlarının serinliğini anlasın kırlangıçlar kadar özgür olan bir hayatın önemini ATTİLA İLHAN (Yarının başlangıcı'ndan bir pasaj) eğer bir gemi demirlemişse boğazda dolmabahçe önlerine sen böyle gemiler düşün sabaha kadar hep yorgun gemiler düşün uykusuz gecelerinde dahası var pencereler ağarsın tan yerleri ağarsın taze bademler gibi ağarsın bırak... RITSOS tek başına oturmuş odanın karanlığında cigara içiyordu hiçbirşey görünmüyordu;yalnız sigarasının ateşi yavaşça kımıldıyordu arada bir,özenle hasta bir kıza gümüş bir kaşıkla yemek yediriyormuş ya da küçük bir neşterle bir yıldızın yarasını temizliyormuşcasına biliyorsun,ölüm diye bir şey yok,diyor adam kadına biliyorum evet,artık öldüğüme göre,diyor kadın iki gömleğinde ütülendi,çekmecede sadece küçücük bir gül benim özlediğim ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN önce aynalar faredecek yokluğumu sonra elbiselerim sonra pencere sonra yatak sen farkına vardığın zaman iş işten geçmiş olacak ben ayteni düşünürüm karnım doyar üç kere adını tekrarlarım karnım doyar parasızlıkta birşey mi aytensizlik kadar beni seveceksen iyi sev pişman et dünyaya geldiğime sevmeyeceksen zaten pişmanım demektir en ağır işçi benim gün yirmidört saat seni düşünüyorum KAVAFIS makedonyalılar kendisini bırakıp pirrosu yeğlediklerini belli ettikleri zaman kral dimitros(o yüce gönüllü) -yazılanlara göre- hiçde bir kral gibi davranmadı,gidip altın giysilerini eflatun pabuçlarını çıkardı çabucak üstüne sade bir giysi geçirdi ve çıkıp gitti... oyun bittiğinde giysilerini değiştirip giden bir oyuncu gibi VRETTAKOS (oğlum bir kibrit yaksa,dünyayı ışığa boğsa) bir badem ağacı ve yanında sen ne zaman çiçek açtını ne zaman pencerede durmuşum size bakıp gözyaşı döküyorum kaldıramaz bunca sevinci gözlerim benim bütün sarnıçları ver tanrım ,gökyüzündeki ağzına kadar doldurayım (iki ay var,vermişim kendimi bu işe sürekli işledi durdu ellerim: gökyüzü doldurmaktayım insanların yüreklerine) vazodaki badem daalı gibi yüreğimde sevgi güneş vurur üzerine kuşlar gelir konar bülbüllerin en güzel şakıyanı durmadan söyler adını bir çiçek koparırda göğsüne ya da saçlarına taktımmı süslemiş gibi olurum dünyayı "İNSANIN YANILMAZLIĞINI GÖREBİLDİĞİM GÜNE KADAR,İDAM CEZASININ KALDIRILMASINI İSTEYECEĞİM" LA FAYETTE

1 yorum:

No Pasaran !