dsed(a.sizinkan)
güneşin bekçileri (86 saroz)
umutlarımız vardı billur su misali
gerçekleştirecektik elele
gecelerin karanlığında yıldızlar vardı
sadece bizim
ay da bizimdi,tüm dünyanın değil
güneşin bekçileri diyorlar şimdi bize
umutlarımız hala solmadığı için
II (93 ankara z'ya)
unutmam çok zor
hasretin eziyor benliğimi
çok uzaklardan gelen bir şarkı
şarkımız
duyuyormusun
ne muhayyer ne kürdilihicazkar
rast makamında esiyor rüzgar
boğulurcasına (84 keşan)
gece yarısını geçkin saatlerde
duygularım ve ben
eski günler ve ben
enkaz olmuş bir şehir
bir bütün olmaz artık
ellerimde hüzün
gözlerimde yaşlar
hayaletler uzak durun benden
uzak durun hatıralar
hala seviyormuyum,bilemiyorum
bırakında ağlıyayım
geri dönmeyecek günlere
hıçkırahıçkıra
boğulurcasına
belki de (86 saroz)
bir ilk bahar günü
sona ermek üzereyken
son çabalar harcanıyordu
gün balıkçıyı terketmeden önce
o güne elveda diyebilmek için çırpınıyordu
çok uzaklarda bir köşede
herhangi bir yerde
balık şarap
ve
sevdalı bir genç
efkar dağıtıyordu
belki de
pişmanlık (86 keşan)
geçmiş günler anlamsız koşuşturmalarla
do ile re yi fa ile sol den ayıramamışım
gülmüşüm ama gerçeklerden uzak düşlerde
çok şey bekleyip te hayattan
bulamamışım umduğumu
sonra
sevmişim
hiç olmayacak bir zamanda
hiç olmayacak bir yerde
göğüm mavisi başka denizin başka
vakdinde farkedememişim
ah! o güzel gençlik günlerimi
boşa sarfetmişim.
tao ve mao (86 istanbul)
taonun çiçekleri açınca
güzel kokular saçarlar
maonun kuşları
ne de güzel şakırlar
ve tao ile mao
bir araya gelince
maonun kuşları
taonun çiçeklerine konarlar
polenler ve gagalar
(şimdi kamasutra zamanı)
özgürlük (86 istanbul)
sözlerimde özgürlük
özgürlüğümde sevgi
sevgimde özlem
özlemimde hayata saygı
saygımda acı bir çığlık
sitem
meyva vermeyen ağaca
sitem
dalgalanmazsa al bayrağıma
sitem
tüm gözü yaşlı bırakanlara
umut
gökkuşağında
umut
bir yudum suda
(kana kana içilecek bir yudum suda)
istem
gülen gözler
istem
buram buram sevda kokan çiçekler
istem güzel düşler ve hayaller
rüyalar ve tabirler
her şeyden bir sürü anlam çıkarmak
her anın üstünde düşünebilmek
hürce
gökleri rengarenk boyamak
çocuk düşünüşüyle
yükseltmek uçurtmaları
pervaneleri döndürmek
şarkılar söylemek
barış adıyla
ve
bütün bir ömrü yaşayabilmek
kardeşlik temasıyla
için için ağlıyabilmek
katılırcasına gülebilmek
çocukluğumda düşsellik
düşlerimde mantık
mantığımda özlem
özlemimde doğrular
doğrularımda sözlerim
ve
sözlerimde özgürlük
tüm benliğimce
bir gün şarkılar söylenecek
(inanıyorum)
şarkılar dudaklarda
-kelepçeli bileklerin öyküsü
öyküler kaldırımlarda
-yaşıyan umutların örtüsü
örtüler zindanda,gardiyan masasında
-yalancıların sözcüsü
sözcüler grevlerde
-pankartların öncüsü
öncüler gönüllerde
-al yeleli atların sürücüsü
sürücüler arabalarda otobüslerde
-hürriyeti taşıyanların öcüsü
öcüler çocuk düşlerinde
-tüm kötü imgelerin hüznü
hüzünler dudaklarda
-kelepçeli bileklerin türküsü
ve
güneşe doyamayanların
ve
umutlarına ket vurulanların
ve
şarkılarına yasak konulanların
ve
sözde ama özde yaşayanların
dillerinin ucuna gelipte
söyleyemedikleri
gözpınarları dolupta
ağlayamadıkları
herkes adına sustukları
birşey
alevle yağmur arası
özgürlük.....
sen misin? (88 balıkesir z'ya )
gelen sen misin
koşarak gelen
senmisin
boynuma sarılan (birtanem)
bana geri dönen
sen misin
ayşafağında tükenirken günüm
ŞİİR
şiir
diyorlar ki
önce doğmuş yazıdan
yediveren bir anadan
cinsiyeti ne
kimbilir
herkeseymiş
karlar yağmış üstüne
buz tutmuş günü gelmiş
güneşte kavrulmuş
ateşte yanmış
günügelmiş
usandırmışlar onu
saldırmışlar ona
(şiire ve şaire)
yakmışlar onu
dört duvar arasına hapsetmişler
parmaklıklar arasına atmışlar
günü gelmiş yüzüne bile bakmamışlar
tozlanmış sararmış yaprakları
birbir
şiir
diyorlar ki
o yediveren anadan doğan
o bire bin
bire yüzbin
milyon veren
şiir
yaşamız
herşeye rağmen
yaşatmış
yaşanılısıları
gün gelmiş
bebeğe
adını vermiş
savaşçı (86 keşan)
ya savaşçı ya da işçi olabilirsin
aslında her işçi bir savaşçıdır
ekmeği için akıtır terini
katığı için akıtır kanını
kimi devrimcidir kimi ılıman("demokrat")
hiçbir zaman olamaz faşist
hiçbir zaman olamaz emperyalist
megoloman
ya savaşçı ya da çiftçi olabilirsin
gerçi farklı olmazsın işçiden
aga değilsen marabaların yoksa
mecbursun sabana koşmaya
geceleyin bir solukta çocuk yapmaya
ikinci bir soluk bulamam diye
ya savaşçı y da ölümlü olabilirsin
savaşçıysan işçi,köylü memursundur aslında
ölümlüysen herşey olabilirsin
bakan başbakan baştanbakan
araban katın yatın karın metresin olur
paran pulun senetlerin çeklerin olur
zenginlik seni mutlu etmediği zaman
yüzyıllara bak gör doğruyu
not:yerler önemli değildir aslında,yaşanılandır doğru olan,yaşatandır daim olan
efsanelerin başlangıçları bilinmese de fiyat biçilemez yüzyıllardır süreduran emeğe.
bulutlar (86 keşan)
-ulan deyyyus ! nidası gökleri yararak kulaklarda çınladı
belli ki ürkmüştü bulutlar
yılan başlı ejderden
onun -ulan deyyyus! nidasından
-ulan deyyyus!
bulutlar,gökleri saran bulutlar
söyleyin,size kim güvenipte
sakladığı sırlarını açar
açar mı hiç
yılan başlı ejderin -ulan deyyyus!diyen haykırışından korkan
korkupta dili çözülen bulutlar
çenesi düşük gözü yaşlılar
yılan başlı ejderler kusan
sonra eriyip giden bulutlar
efkar mı kalır yanan yüreklerde
sönüverir ateşler
yılan başlı ejderinde ateşi söner
haykırışıda biter
yokolup gider
şekilden şekile giren bulutlar
korkudan...
korkaklar
korkak
ulan!
dey...yyus
ulan!
avuçlar dolusu taşınamıyormuş zaman (85 istanbul)
öyle bir şeymiş ki eriyen karlar altında
avuçlar dolusu taşınamıyormuş zaman
dünya denen bir yer varmış,bu koca evrende
kavgalar bitmezmiş,bencillik sarmışmış dünyayı
akan suyu kıskanırmış en yakınından ilkel yaratık insan
dünya öyle bir yermiş ki
nefes alabilmek olası değilmiş
aşksa kadehlerde erirmiş
parayla satılırmış düşler
yağmur yağarmış dört mevsim
balçıkmış patates tarlaları
avuçlar dolusu taşınamıyormuş zaman
alev alev tutuşurmuş okyanuslar
önüne geleni yakarmış dev tankerler
dünya nükleer savaşın içindeymiş
ama anlamak istemezmiş ademoğlu
her yanı kan sarmış
dünya öyle bir yermiş ki,övülesi mümkün değil
yaşama sevgisi
yaşanılana saygı kalmamış
zaman akarmış,nefretten artakalan zaman
avuçlar dolusu
Şiirlerin için kutlarım.
YanıtlaSilKüçük bir istek: Biraz daha büyük ya da kalın yazar mısın?